Helikobakter pilori (Hp) Dünyada toplumun ortalama %50’ sinin midesinde bulunan, midedeki asit ortama dirençli, Gram (-) bakteri türü olup önemli bir sağlık sorunu olabilir.
Gelişebildiği ideal sıcaklık 30-37 derece olup, 42 derecede gelişimi değişkendir ve bakteri için en uygun pH ortamı ise 4.5-7.3 arasındadır.
Toplumda Görülme Sıklığı
Helikobakter pilori Sosyoekonomik düzeyi düşük, gelişmekte olan toplumlarda görülme sıklığı %85’in üzerinde olabilirken , gelişmiş, endüstriyel toplumlarda görülme sıklığı %40’ın altındadır. Helikobakter pilori erken çocukluk döneminde bulaşabilen ve tedavi edilmediğinde ömür boyu kalıcı olabilen bir bakteri türüdür.
Toplu Yaşanılan Ortamlarda Bulaşma Riski Artıyor
Enfeksiyonun bulaş yolu tam ortaya konulamamıştır. Dışkıdan-ağıza, mide içeriğinden-ağıza, ağızdan-ağıza bulaşabileceği gibi, cinsel yolla bulaşabildiği de ileri sürülmektedir. Yakın aile topluluklarında, toplu yaşanılan kurumlarda bulunanlarda (bakımevleri, yurtlar vb.) bu bakterinin daha sık görülmesi nedenleri ile gıdalar aracılığı ile de bulaşmanın olabileceği belirtilmektedir. Hijyen koşullarının iyi olmadığı coğrafi bölgelerde Hp’nin daha sık görülmekte olup Süt, bazı süt ürünleri, sebze, hazır gıdalar, pastörize elma ve portakal suyu, et ve fermente sucuk gibi gıdalarda yaşayabileceği belirtilmiştir. İnsanlar düşük dozda Hp ile enfekte olabileceğinden , gıdalardaki az sayıdaki Hp bakterisi ile de insanların enfekte olma riski altında olabileceği belirtilmektedir. Hp’nin etde 4 derecede 7 gün, -18 derecede 3 güne kadar yaşayabileceği, vakumlanmış ambalajın bu mikroorganizmanın yaşam sürecini etkilemeyebiliceği belirtilmiştir. Sucuğun fermentasyon sürecinde de (22 derecede, 7 gün) yaşayıp gelişebileceği belirtilmekte, buna karşın yoğurt ve pastörize meyve suyunda Hp’nin yaşamadığı, sebzelerde yaşam sürecinin daha kısa olduğu (3-5 gün) ifade edilmektedir. Bu durumda sütün sağılması,saklanma şartları, sunumu, gıdaların hazırlanması, paketlenmesi, sunumundaki kötü hijyen kuralları ile gıdaların bu bakteri ile enfekte olabileceği belirtilmektedir. Ancak Helikobakter pilorinin besinlerle bulaşıp, bulaşmadığı net olmayıp aydınlanması ile ilgili ileri çalışmalar yürütülmektedir.
Test Seçiminde Hastanın Yaşı ve Şikayetleri Dikkate Alınmalı
Hp’nin tanısı gastroskopi yapılırken alınan biyopsinin patolojik değerlendirilmesi ile , hızlı üreaz testi ile veya solunum testi , dışkı testleri ile konulabilir. Kandan Hp antikor tayini hastaya tanı konulmasında anlamlı olmayıp, toplumsal tarama amaçlı kullanılması daha uygundur. Hastanın bulunduğu ülkeye , hastanın yaşına, bazı hastalıklara öncü olabilecek faktörlere, hastanın şikayetlerine, o ülkede kanser görülme sıklığına göre Helikobakter pilorinin tanısında hastalara farklı testler kullanılabilir (gençlerde solunum,dışkı testi, 45 yaş üzerinde endoskopi tetkiki gibi).
Bir Çok Hastalığa Neden Olabilir
Hp bakterisinin neden olabileceği rahatsızlıkların önceden belirlenemez. Hp hiçbir problem oluşturamayabileceği gibi gastrit, ülser, mide lenfoması, mide kanseri gelişiminde rol oynayabilir. Bu bakterinin saptandığı kişilerin %2-20 ‘sinde ülser’e neden olabileceğini ve sindirim sisteminde neden olabildiği hastalıklar dışında ,koroner kalp hastalığı, cilt hastalıklarından gül hastalığı, nedeni saptanamayan allerji, otoimmun tiroit hastalığı, demir eksikliğine bağlı kansızlık, pıhtılaşmada rol oynayan hücrelerin azalmasına bağlı ciltte döküntülere neden olan hastalıklara da sebebiyet verebileceği hususunda görüşler mevcuttur.
Bu Mikrobu Taşıyan Herkes de Hastalık Görülür mü?
Helikobakter pilori toplumda yaygın olmasına rağmen bu bakteri herkes de hastalıklara neden olmamaktadır. Bu durumda bakterinin hastalığa neden olup olmaması, bu mikrobu taşıyan kişinin durumuna (genetik faktörlerine, içinde bulunduğu ve etkilendiği çevresel faktörlere, beslenme tarzına) ve bakterinin zarar verici genetik özellikleri taşıyan türleri ile enfekte olup olmamasına (Cag A,Vac A ) bağlı olabilmektedir.
Kimler Risk Altında?
Helikobakter pilorinin kimlerde araştırılması gerektiği, kimlerin tedavi edilmesi gerektiği hususlarında farklı yaklaşımlar mevcuttur. Özellikle mide kanserinin sık görüldüğü coğrafi bölgelerde bakterinin araştırılması ve tedavisine (12 yaşından sonra Hp bakterisinin bakılmasının varsa tedavisinin uygun olabileceği görüşü ile ) daha kapsamlı yaklaşılırken, hazım şikayeti olanlarda Hp bakterisinin araştırılmasının ve tesbit edilenlerde tedavisinin uygun olacağını ifade eden görüşün olduğu veya sadece endoskopide ülser, mide lenfoması, endoskopide kanser öncüsü lezyonu olanlarda, erken kanser bulguları endoskopik yöntemle tedavi edilmiş olanlarda, ailesinde mide kanseri olanlarda Hp bakterisinin araştırılmasını ve tesbit edilenlerde tedavisinin yapılabileceğini belirten görüş de mevcuttur. Özellikle aile öyküsü, endoskopide kanser öncüsü lezyonu olanlarda tedavi sonrasında da kontrollerin yapılması uygun olacaktır.
Tedavisi Vardır Ancak Nüks Olabilmektedir
Hp’nin tedavisi ile bu bakterinin neden olabileceği rahatsızlıklar engellenebilir. Fakat Hp enfeksiyonu rastgele bir iki antibiyotik verilerek tedavi edilemezken yıllar süren ve halen devam eden bilimsel çalışmalarla belirlenmiş olan sürelerde en faydalı olduğu saptanmış kombinasyonlarda ilaçlar uygulanarak tedavi edilebilmektedir. Tedavide kullanılan ilaçlara yıllar içinde direnç gelişmesi nedenleri ile direncin daha ön planda olduğu yörelere göre farklılıklar göstermek üzere coğrafi bölgelere özgün kombinasyonlar da kullanılabilmektedir. Tedaviden sonra Hp tekrar nüks edebilir. Yıllık nüks oranı gelişmiş ülkelerde %1 cıvarında iken, gelişmekte olan ülkelerde bu oran %25’lere çıkabilmektedir. Helikobakter pilori enfeksiyonuna karşı halen aşı mevcut değildir.
İzinsiz Kopyalanamaz,kullanılamaz
|